Gün içinde yaptığımız tüm konuşmalara, bilinçli ya da bilinçsiz bir şekilde eklediğimiz ikinci bir dilimiz var: Beden dili.
Hareket etmenize izin verilmediğinde konuşmanın ne kadar zor olduğunu fark ettiniz mi? Ya da telefonla konuşurken, konuştuğunuz kişi sizi görmediği halde, ne kadar çok jest ve mimik yaptığınızı?
Beden dili, doğuştan gelen bir beceridir. Çok küçük çocuklar bile annelerinin mutlu ya da kızgın olduğunu anlayabilirler. Biz yaş aldıkça becerimiz de gelişir.
Yapılan araştırmalar; iletişimde sözcüklerin ortalama %10, ses tonunun %30, beden dilinin de %60 oranında etkili olduğunu gösteriyor. Bu sonuç; sözcüklerin önemli olmadığını değil, sözlerimizi beden diline onaylattığımızı gösteriyor.Yani bir kişinin sözleri ve beden dili çelişiyorsa beden dilinin anlattıklarına güvenmeyi tercih ediyoruz.
Beden dili, limbik sistem (memeli beynimiz) tarafından okunur ve sergilenir. Yeterince tanımadığımız halde bazı insanlara kanımızın kaynaması, bazılarına ise mesafeli durma ihtiyacı hissetmemiz; aldığımız beden dili sinyallerinin bizim limbik sistemimize tehlike olarak görünüp görünmemesiyle ilgilidir.
Beden dili eğitimlerinde:
– Limbik sistemin bedene yansıması
– Yatıştırıcı davranışlar
– Doğru duruş, doğru davranış
– Çevremizdeki insanların davranışlarını incelerken nelere dikkat etmeliyiz, gibi konular incelenir.
İnsanlar üzerinde olumlu etki bırakmanın son derece önemli olduğu günümüzde, vücudumuzla doğru mesajlar göndermek üzerine çalışmak son derece faydalı olacaktır.
Son Yorumlar